Linyitin kömürleşme esnasında yüksek oranda oksidasyona uğramasıyla oluşan ve içerdiği yüksek orandaki hümik asitlerden ötürü çok güzel bir toprak düzenleyici olan leonardidin ülke iktisadına katkı sağlaması için çalışmalara başlandı.
Elbistan Belediye Lideri Mehmet Gürbüz, AA muhabirine, leonardidin milyonlarca yıl evvel toprak altında kalmış organik hususların doğal yollarla fosilleşmiş hali olduğunu, yüksek oranda karbon, magnezyum, potasyum ve hümik asit içerdiğini anlattı.
Bu eserin bütün dünyaya, tarım üreticilerine kazandırılmasıyla ilgili gayret sarf edilmesi gerektiğini, yurt içinden ve dışından çok sayıda firmayla leonardidin organik gübreye dönüştürülmesiyle ilgili görüşmeler yaptıklarını aktaran Gürbüz şöyle konuştu:
“Yerel yönetimler olarak bunun çalışmalarını başlattık, inşallah Bakanlığımız ve hükûmetimizin vereceği dayanaklar ile öncelikle kent iktisadına, ülke iktisadına ve bütün dünyaya can simidi olabilecek bir keşif. Elbistan’daki kömür rezervi güç üretiminde kullanılan bir rezerv ve dünyanın en büyük 3’üncü rezervi. Bununla bir arada kömürün üzerindeki bu kıymetin birebir vakitte tarımda da kullanılabiliyor olması bizim için çok büyük bir bedel. Ben buradan üretici firmalarımıza davette bulunmak istiyorum. Gelin daima birlikte leonardidi bütün dünya tarımına kazandıralım. Elde ettiğimiz birincil eserlerde rekoltenin artmasıyla bir arada ikinci eseri de elde etme imkanına kavuşalım.”
Söz konusu rezervin bir an evvel tarıma kazandırılması için çalışmaların acilen başlatılması gerektiğini vurgulayan Gürbüz, “Dünyadaki ziraî üretim dertteyken tahminen ziraî eserlerin yine yorumlanmasıyla ilgili bir imkan sağlamış olacağız. Dünya tarımı için çok bedelli olan bu keşfin bir an evvel endüstriyel üretime dönüşmesi ve organik gübre halinde bütün dünyaya pazarlanması gerekiyor.” tabirini kullandı.
GÜBRE KULLANIMINI AZALTIYOR, RANDIMANI ARTIRIYOR
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadir Saltalı da leonardidin milyonlarca yıl su ortamlarında bitkisel ve hayvansal atıkların birikimiyle oluşan organik kökenli bir malzeme olduğunu söyledi.
Tarım ve Orman Bakanlığının organik ve mineral gübre yönetmeliğinde leonardidi “bir toprak düzenleyici ve güzelleştirici bir materyal” olarak tanımlandığını aktaran Saltalı, topraktaki canlıların yegane besin ve güç kaynağının organik malzemeler olduğuna dikkati çekti.
Söz konusu madenin kullanımıyla gübre kullanımının azalıp bitki randımanının arttığına işaret eden Saltalı, “Türkiye’de leonardit rezervinin yaklaşık yüzde 80-90’ı Afşin-Elbistan Termik Santrali havzasında olduğunu düşünüyoruz. Bu bölgede yapılan araştırmalarda 4,8 milyar ton gidya, 4,2 milyar ton kömür var leonardit bu küme içerisinde vurgulanmıyor. Lakin yaptığımız incelemelerde bu bölgedeki leonardit rezervinin yaklaşık 1,8 milyar ton olduğunu varsayım ediyoruz.” diye konuştu.
YILLIK 500 MİLYON LİRALIK TASARRUF
Bölgedeki leonardidin uzun müddetten bu yana güç dalında kullanıldığını hatırlatan Saltalı, kelam konusu kaynağın tarım kesimine transferi halinde yıllık yaklaşık 500 milyon lira civarında tasarruf sağlanabileceğini söyledi.
Saltalı, bu madenden tıpkı vakitte toprak iyileştiricisi olan humik asit elde edildiğini, humik asit üretiminin de devreye alınması halinde tarım dalına çok büyük katkı sağlanacağını düşündüğünü lisana getirdi.
Yaklaşık 15 yıldır bölgede bilimsel araştırmalar yaptıklarını lisana getiren Saltalı şunları kaydetti:
“Buradaki ana sorun maden yönetmeliğinde leonardidi bir güç ham unsuru olarak sınıflandırıyorlar. Güç üretim alanlarında termik santrallerinde daha kaliteli olan linyit ile kalitesi düşük olan leonardit karıştırılarak kullanılıyor yani yakılıyor. İlgili bakanlıklar nezdinde teşebbüste bulunduk. Buradaki leonardidin yalnızca güç ham unsuru değil endüstriyel ham unsur gurubuna alınması konusunda da bilgiler verdik. Bu hususta leonardidin endüstriyel ham husus kümesine alınmasıyla ilgili yönetmelik revizyonu olduğunu da biliyoruz. Fosforlu gübrelerin yüzde 95 oranında ham hususunu dışarıdan alıyoruz. Azotlu gübrenin üretiminde doğal gaz kullanılıyor biz doğal gazı dışarıdan alıyoruz. Yani gübre ham unsurları bakımından biz dışarıya bağımlıyız. Biz leonardit kaynaklı ve leonardidin farklı türevleriyle ilgili gübreleri oluşturduğumuz vakit kimyasal gübre kullanımını yüzde 20-25 oranında azaltabiliriz, dışarıdan aldığımız ham maddeyi de böylelikle azaltmış oluruz. Biz bölgemizde bulunan leonardit kaynaklarını tarım bölümüne transfer ettiğimiz vakit hem Türkiye’nin topraklarını canlı ve sağlıklı kılacağız hem de bu kaynaklara Orta Doğu ve Afrika ülkelerinden ağır talep gelecek.”