Haber7 / Fuat Öner
“Milli Güç Ve Maden Politikası”nı devreye sokan Türkiye güçte sessiz bir ihtilal yaparken güçte arz güvenliği için attığı adımlarla yıllarca okullarda okutulan ancak türlü istenilen formda kullanılamayan jeopolitik pozisyonunun verdiği ehemmiyet ve özellikleri kullanmaya başladı.
ENERJİDE MERKEZ ARTIK TÜRKİYE
Rusya-Ukrayna savaşı ile bir arada patlak veren güç krizi için tahlil Türkiye’de bulundu. Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’in “Avrupa’ya gaz sevkiyatı için, Türkiye’de büyük bir dağıtım merkezi kurabiliriz” açıklamasıyla uzun yıllardır ilmek ilmek dokunan adımlar bugün tam manasıyla meyvelerini vermiş duruma geldi.
TÜRKİYE GÜÇTE BUGÜNLERE NASIL GELDİ?
Bu sürece birinci olarak yerli kaynakları tam kapasite kullanmaya başladı. Bu adıma paralel olarak gücün arz güvenliği için jeopolitik pozisyonunun özelliklerini kullanan Türkiye, dünya enerji ticareti ve geçiş çizgilerinin merkezi olma istikametinde de emin adımlarla ilerledi.
TRASİT BORU HATLARI
Irak-Türkiye Ham Petrol Boru Sınırı (ITP)
Bakü-Tiflis-Ceyhan Ana İhraç Ham Petrol Boru Çizgisi (BTC)
Trans-Anadolu Doğalgaz Boru Sınırı (TANAP)
Türkakım Doğalgaz Boru Çizgisi (TÜRKAKIM)
DOĞAL GAZ BORU HATLARI
Rusya – Türkiye Doğalgaz Boru Çizgisi (Batı Hattı)
Mavi Akım Doğalgaz Boru Çizgisi (Mavi Akım)
Doğu Anadolu Doğalgaz Ana İletim Çizgisi (İran – Türkiye)
Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Çizgisi (BTE)
Türkiye-Yunanistan Doğalgaz Enterkonneksiyonu (TYE)
Enerjide merkez ülke pozisyonuna yükselmek isteyen Türkiye, bu alanda bağımsız olabilmek için de güçte çeşitliliği artırmaya pür dikkat odaklandı.
Kömür ve HES üzere alternatiflerin yanı sıra nükleer ve yenilenebilir güç üzere adımları da süratle atan Türkiye, dev bir sismik arama ve sondaj filosu kurdu.
Özellikle Doğu Akdeniz’deki tüm engellemelere karşın bu alanda da emin adımlarla ilerlendi. Denizlerde yapılan arama faaliyetlerinin meyvesi ise kısa mühlet içerisinde alındı. Türkiye, Karadeniz’de 405 milyar metreküp doğal gaz keşfederek, güç merkezi üssü argümanını adeta taçlandırdı.
SİLİVRİ DOĞAL GAZI VE TUZ GÖLÜ DEPOLAMA TESİSİ
Arama faaliyetlerine süratle devam eden Türkiye Silivri’de iki sahada 3 milyar metreküplük rezerv keşfetti. Bu ölçü 300 bin konutun 10 yıllık doğalgaz tüketimini karşılayabiliyor.
Öte yandan Türkiye’nin birinci yer altı doğal gaz depolama tesisi olan Silivri Yer Altı Doğal Gaz Depolama Tesisi inşa edildi. Daha sonra bu projenin halihazırda 3,2 milyar metreküp olan depolama kapasitesi genişletilerek 4,6 milyar metreküpe çıkarılması hedefleniyor.
TUZ GÖLÜ DOĞAL GAZ DEPOLAMA TESİSİ
Ayrıca Tuz Gölü Yer Altı Doğalgaz Depolama Tesisi‘nde ile de Türkiye 1 milyar metreküplük bir kapasiteye daha sahip. Bu tesisi de genişletme çalışmaların başlayan Türkiye, tesisin toplam depolama kapasitesi 5,4 milyar metreküpe çıkaracak.
Tuz Gölü tesisinin kapasite artışının tamamlanmasıyla, Türkiye doğalgaz tüketiminin yaklaşık yüzde 20’sini depolayabilir hale gelecek.
DÜNYANIN EN BÜYÜK FSRU GEMİSİ TÜRKİYE’DE
Doğal gazda arz güvenliği için yatırımlarına devam eden Türkiye Türkiye’nin birinci yüzer depolama ve gazlaştırma ünitesi (FSRU) gemisi olan Ertuğrul Gazi’yi devreye soktu.
Ertuğrul Gazi gemisi, 1 yılda 24 LNG transferi gerçekleştirirken 2,1 milyar metreküp doğal gazı sisteme aktardı.
Bu doğal gaz miktarı İstanbul’un 6 aylık, Ankara’nın 1 yıllık, İzmir’in ise 3 yıllık konutlardaki doğal gaz tüketimine denk geliyor.
Buna ek olarak BOTAŞ tarafından FSRU’lardan transfer edilen doğalgazın ulusal doğalgaz şebeke sistemine aktarılabilmesi için, Edirne’nin Saros Körfezi’nde Saros Yüzer LNG Depolama ve Yine Gazlaştırma Ünitesi inşaatını sürdürüyor.
TÜRKİYE’NİN DOĞAL GAZ VE PETROL ARAMA FAALİYETLERİ
Türkiye, güç bağımsızlığı adımlarını hızlandırırken “Milli Güç ve Maden Politikası” kapsamında 3 sondaj gemisi ve 2 sismik araştırma gemisini filosuna kattı.
TÜRKİYE’DE GÜNEŞ VE RÜZGAR ENERJİSİ
Yenilenebilir gücün üretimdeki hissesini artırmak için çalışmalara sürat veren Türkiye, Rüzgar gücünde heyeti gücünü 2021 yılında 11 bin 101 megavata yükseltti.
Güneş gücünde ise büyük potansiyeli olan Türkiye, 2022 yılı prestijiyle 8,3 gigavat şurası kapasiteye ulaştı ve toplam elektrik üretimi içerisindeki hissesi yüzde 7,8’e yükseltti.
HİDROELEKTRİK’TE DÜNYADA BİRİNCİ 10 ÜLKE ARASINDAYIZ
Türkiye’nin hidroelektrik şurası gücü 2021 yılında 31 bin 436 megavata ulaştı. Bu süreçte Türkiye, 2 bin 200 megavatla 2020’de Çin’den sonra en yüksek hidroelektrik kapasitesini devreye alan ülke oldu.
Hidroelektrik kapasitesinde birinci 10 ülke (2021 verileri)
1-Çin: 370bim NW
2- Brezilya: 103 bin NW
3- ABD: 102 bin NW
4- Kanada: 82 bin NW
5-Hindistan: 50,5 bin NW
6- Japonya: 49,9 bin NW
7- Rusya: 49,9 bin NW
8-Norveç: 33 bin NW
9- Türkiye: 31 bin NW
10- Fransa: 25,5 bin NW
DÜNYANIN JEOTERMAL KAPASİTESİNİN YÜZDE 11,5’İ TÜRKİYE’DE
Dünyada yaklaşık 80 ülke jeotermal enerjiyi, ısıtma ve soğutma alanında güç olarak kullanırken, 24 ülke ise elektrik üretiminde kullanıyor. Küresel jeotermal güç kurulu gücünde yüzde 11,5’lik hisseye sahip olan Türkiye, şurası kapasite bakımından dünyada dördüncü, Avrupa’da ise birinci sırada yer alıyor. Türkiye’nin jeotermal güç kapasitesi 6 vilayette bulunan santrallerle 1676 bin megavata çıkarken, şurası gücün yüzde 98’inin bulunduğu Ege Bölgesi, en yüksek kapasiteye sahip bölge olarak ön plana çıkıyor.
YUSUF ELİ BARAJI
Türkiye’nin en yüksek, dünyanın ise ‘çift eğrilikli ince kemer baraj tipi’ kategorisinde 3’üncü en yüksek barajı Yusufeli Barajı’nda ise sona gelindi. Bu baraj 680 bin kişinin elektrik gereksinimini karşılayacak kapasiteye sahip olacak. Barajın heyeti gücü 558 megavat olacakken, her biri 186 megavatlık 3 üniteye sahip olacak. Türkiye Yusufeli barajı ile yıllık 1 milyar 888 bin kilovatsaat güç üretecek.
AKKUYU NÜKLEER SANTRALİ 2023’TE ÜRETİME BAŞLIYOR
Ve yarım asırlık bir hayal daha 2023’te gerçekleşmiş olacak.2018’de temeli atılan ve 2023 yılında birinci gücün üretilmesi planlanan Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde (NGS) çalışmalar sürat kesmeden devam ediyor.
1200 megavatlık 4 reaktör olarak planlanan tesiste konseyi güç 4 bin 800 NW olacak. Bu tesis yılda 35 milyar kilovatsaat elektrik üretimi yapacak ve bu ölçü Türkiye’nin elektrik talebinin yüzde 10’unu karşılayacak.
