GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener, Ankara’da; Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş ile birlikte İstasyon Caddesi Alternatif Bulvarı ve Altyapı Projesi Açılışı ile Etimesgut-Sincan Projeleri Tanıtım Merasimine katıldı.
Akşener, burada yaptığı konuşmada, “13. Cumhurbaşkanı dürüstlüğüne, namusuna hepimizin kefil olduğu Sayın Kemal Kılıçdaroğlu olacak ve 15 Mayıs gününden itibaren Türkiye’de sizin paranızı çalanlar, sizin hakkınızı yiyenler hesap verecekler” diye seslendi.
Akşener, şunları söyledi:
“Bugün burada Millet İttifakı’nın hem milletvekili adayları, hem belediye liderleri, hem parti yöneticileri bir ortadayız. Türkiye; uzun vakittir birbirlerini ittirip kaktıran bir sistemden bugüne; farklı görüşlerde, farklı anlayışlarda, farklı tahlil tekliflerinde yol yürüyen pek çok siyasi partinin bir ortaya gelip, ortak görüşlerde uzlaştığı bir Millet İttifakı’nı kurdu. Münasebetiyle Millet İttifakı’nın bileşenleri, mensupları kendi görüşlerini elbette koruma etmek kaydıyla; Türkiye için, Türk milleti için, gençler için, bayanlar için, emekliler için, emekçiler için, işsizler için ortak projelerde, ortak çalışmalarda bir ortaya geldiler ve birbirine hürmet duyarak bir seyahat başlattılar.
İLGİLENMEDİĞİM TAKDİRDE ÇIK ŞURADA BAĞIR: Hürmet sözü çok önemli… İki üniversite mezunu torunu, yıllardır işsiz. İşte asıl sıkıntımız bu. Yani, Dursun ağabeyimi, asabileştirenler utansın. Torunu iki üniversite bitirip, yıllardır konutta oturmuşsa, devlet ataması için girdiği imtihanlardan yüksek puan almasına karşın, AK Parti bünyesinde tanıdığı olmadığı için, ‘ayısı, dayısı’ olmadığı için atanmamışsa; özel bölümde bile ‘tanıdığın var mı’ denilmişse, Dursun ağabeyimin burayı yakması gerekirdi, yakması… İlgileneceğim ağabey, ilgilenmediğim takdirde çık şurada bağır, de ki ‘Meral Akşener ilgilenmedi.’
YAN GELİP YATAN DANIŞMANLARINA 5-10 MAAŞ ÖDEYENLERE YUH OLSUN: Bu ülkenin genç kızlarını, bu ülkenin bayanlarını, bu ülkenin genç delikanlılarını işsiz bırakanlar… Buna karşılık beş maaş, on beş maaş danışmanlarına, hem de yan gelip yatan danışmanlarına ödeyenlere yuh olsun. Yandaş koruyanlar, akraba-i taallukatı varlıklı edenler… Yani o meşhur park… Liderim birlikte gezdik. Harcanan parayı düşünün. O üç bireye verilen o paranın karşılığı kaç haneye doğal gaz verebilirdin liderim? Kaç öğrenciye burs verilebilirdi? Ne yapıldı bunun karşılığı? Üç tane AK Partili güçlü edildi, güçlü. Sizin vergilerinizle, sizin paralarınızla; 800 milyon dolar çöpe atıldı, çöpe… Türk parasına çevirdiğiniz vakit, gençlerimizin elinde bilgisayarsız genç kalmazdı; tabletsiz genç kalmazdı. Ayda bir kilo et verilen konutlara tahminen iki kilo et verilebilirdi. Haram zıkkım olsun hepsine.
HEP HAYIRLAR SANA NASİP OLUYOR LİDERİM: 20 yıldır her gelen bakanın, her gelen hükümetin, her gelen milletvekilinin kelam verip yerine getirmediği, bu hizmeti yapmak bana nasip oldu dedi. Daima hayırlar sana nasip oluyor liderim. Niçin? Çalmıyorsun. Kayırmıyorsun. Cebe atmıyorsun. Birilerini güçlü etmiyorsun. Demek ki neymiş; harama el uzatmadığın vakit, vergileri hayra kullandığın vakit, yandaş kayırmadığın vakit; yapılamayan hizmetler hem de son derece uygun paralarla yapılabiliyormuş.
İFTİRANIN BİR GÜN SON BULDUĞU BİR AN GELİRMİŞ: 14 Mayıs günü kullanacağınız oyların değeri, burada. Sayın Mansur Yavaş Ankara’da aday olduğu vakit su paralarını, elektrik paralarını toplayacak olan DHKP-C ve PKK’lıydı. Sizin konutunuza PKK’lı geldi mi kardeşim? Lakin sizin üzere ailelerin, iş bulamamaktan yorulmuş çocukları getiriyor. Onlar okuyor. Demek ki neymiş? İftiranın bir gün son bulduğu bir an gelirmiş. Bunlar sahiden iftira atmaktan korkmuyor, çekinmiyor. Bu beşerler bizi birbirimize düşürmekten çekinmiyor. Sen şucusun ben bucuyum. Sana ne kardeşim? Şu ailede doğmuş olmak benim kendi elimde mi? Şu bölgede doğmuş olmak benim elimde mi? Benim elimde olan bir şey var: İnancımı seçmek, kul hakkını duymak, ahlaklı olmak, iftira atmamak, dürüst olmak, namuslu olmak, hırsız olmamak… Bütün bunlar, benim insan olarak seçtiğim alanlar.
BODURLUK BAŞLADI GENÇLERDE: Ben derin yoksulluk çalışıyorum. Daha önce, hiç söylememişti, Mansur Lider bana. Her konutta bir engelli çocuğun yaşadığı, kağıt toplayarak geçinmeye çalışan ailelerin bulunduğu bir sokağı tek tek gezdim. O sokakta, erkeklerin de bayanların da dişlerinin birçok yoktu. O sokaktakilerin büyük çoğunluğu, okula giderken sabah kahvaltısını, sabah kahvaltısı ismi altında yapamıyordu. Bir kız çocuğuna sordum: ‘Sana ne alayım, ne istersin’ dediğimde; dediği şey; ‘Ben bir poğaça ile bir dilim kek istiyorum.’ Bugünün Türkiye’sinin başkentinde… Annesi dedi ki, ‘Biraz önce, doğal gazımız ödendi.’ Büyükşehir ödemiş. Gösterdi bir kart, ‘bu kartla yalnızca et alabiliyoruz başkanım’ dedi, ‘güzel bir şey’ dedi. Zira ‘normal koşullarda bu konuta et girmiyordu’ dedi, ‘şimdi giriyor’ dedi. Bodurluk başladı gençlerde. Senin o bir kilo etin var ya, o denli şeylere sebep oluyor ki… Allah bin sefer razı olsun. Gençten bir bayan. Lakin ağzında diş yok. Buna karşılık, o konuta doğal gazın ödenmesine dair katkı var. O çocuklar üşümüyor… Anne, evvelce konut paklığına falan gidermiş evvelden, çocuk küçük olduğu için onu yapamıyor. Baba kağıt ve karton topluyor. Artık o mesken en azından açlık çekmiyor. Toplumsal belediyeciliği hayata geçiren Mansur Başkan’ın şahsında, 15 Mayıs’ta, inşallah Millet İttifakı iktidar olacak.
13. CUMHURBAŞKANI NAMUSUNA HEPİMİZİN KEFİL OLDUĞU KILIÇDAROĞLU OLACAK: UYGUN Parti bu ülkenin sigortasıdır. YETERLİ Parti inşallah çok değerli bir muvaffakiyet elde edecek ve 13. Cumhurbaşkanı dürüstlüğüne, namusuna hepimizin kefil olduğumuz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu olacak ve 15 Mayıs gününden itibaren Türkiye’de sizin paranızı çalanlar, sizin hakkınızı yiyenler hesap verecekler. Çalanlar ve yiyenler, kayıranlar hesap verecek. Ne ile hesap verecek? Hukuk ile verecek; yargıyla verecek. Siyasetçi parmağını uzatıp şunu yargılayın demeyecek. Cumhurbaşkanı çıkıp da ‘Ey Meral Akşener, bu daha uygun günlerin senin. Yarın başına neler gelecek’ diyemeyecek. Zira siyasetçi, intikam makamı değildir. Fakat çalanın, çırpanın, haksızlık yapanın, hırsızlık yapanın ensesinde olması içinde yargıyı hür, korkusuz, bağımsız, objektif, korkusuz kılandır. Hukukun üstünlüğünü tam manasıyla uygulayandır. Demokrasiyi tam manasıyla uygulayandır.
GENÇLER UMUTLARINIZ HAYATA GEÇECEK: Pahalı gençler bu ülkeden gitmek istiyorsunuz. Çok az vakit kaldı, az sabredin. Siz burada kalıp iş, güç sahibi olacaksınız. Umutlarınız hayata geçecek. Yurt dışına giden çocuklarımız da inşallah ülkelerine hizmet etmek için geri dönecek. 14 Mayıs günü, her bir kardeşim bir öbür kardeşini sandığa götürecek, sandıklara sahip çıkılacak ve 14 Mayıs akşamı Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ı elbette pek büyük bir hürmetle yolculayacağız. Sayın Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanlığı makamında alkışlayacağız.” (HABER MERKEZİ)