Bursa Vilayet Sıhhat Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, “Halk ortasında ‘Sessiz Katil’ olarak da bilinen, rengi ve kokusu bulunmayan karbonmonoksit gazının yüksek seviyede alınması birkaç dakika içinde mevte neden olmaktadır. Bu yüzden Beşerler zehirlendiğinin farkına bile varmadan bir daha uyanamayacakları bir uykuya dalmaktadırlar” dedi.
Havaların soğumasıyla birlikte vatandaşların meskenlerinde ülkü sıcaklığı korumak için çeşitli ısıtıcılar kullandıklarını belirten Dr. Yavuzyılmaz, “Lodoslu havalarda sıcaklık enverziyonu dediğimiz hava olayı nedeniyle yükseklik arttıkça sıcaklık da azalması gerekirken artar. Bu durumda çökme eğilimi gösteren sıcak hava bacaların üzerinde tıkaç tesiri gösterir. Karbonmonoksit gazı bacadan atılamaz ve meskene dolar.
“Menfezler, ortama oksijen girmesini sağlayarak karbonmonoksit oluşumunu engeller”
Önlem olarak, mutlaka lodoslu havalarda soba ve kombilerin yakılmaması gerekmektedir. Isıtıcıların bulunduğu kapalı yerlerdeki menfezler, ortama oksijen girmesini sağlayarak karbonmonoksit oluşumunu maniler. Hanelerde yaptığımız araştırmalar, meskenlerin birçoklarında menfezlerin gazete yahut naylonla kapatıldığını gösteriyor. Bu durum, mevte davetiye çıkarmaktadır” biçiminde konuştu.
Ayrıca, bacaların her yıl nizamlı olarak temizlenmesi gerektiğini söyleyen Dr. Yavuzyılmaz, baca ve doğalgaz tesisatlarında aşınma, yerinden oynama, tadilat üzere sebeplerle kaçak olmadığından emin olunması ve yetkili şahıslarca onarılmasının gerektiğinin altını çizdi.
112’ye haber verilmeli”
Belirtileri sıkıntı fark edilen, fark edilmesi ile mevt ortasında çok az vakit olduğunu bilhassa belirten Dr. Yavuzyılmaz, kelamlarına şu formda sürdürdü;
“Karbonmonksit zehirlenmesi belirtileri, birdenbire gelişen grip üzeredir. Ansızın başlayan baş ağrısı, halsizlik, burun akıntısı, hapşırık üzere belirtiler varsa karbonmonoksit zehirlenmesinden kuşku edilip, derhal açık havaya çıkılmalı, ortam havalandırılmalı ve 112’ye haber verilmelidir. Bir odada zehirlenme olmuşsa, öteki odalar, hatta apartmandaki birebir hava boşluğuna açılan tüm daireler tehlike altındadır. Bazen zehirlenme belirtileri saatler sonra da başlayabilir. Bu nedenle zehirlenmenin olduğu yerde bulunan şahıslar, o an zehirlenme belirtileri olmasa da nezaret altında bulunmalıdır.”